Halef selefi tezyid eylemezse, meylinin tatminini başka tarzda arar

Halef selefi tezyid eylemezse, meylinin tatminini başka tarzda arar

Risale-i Nur‘dan Dersler köşesinin konuğu Yeni Asya Gazetesi Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Pekel oldu.

Mehmet Pekel Risale-i Nur Külliyatı’ndan Sünuhat isimli eserden “Halef selefi tezyid eylemezse, meylinin tatminini başka tarzda arar” konulu bir ders icra etti.

EuroNur.tv ekranlarından izleyebilirsiniz.

Sünûhat

1 يُخْرِجُ الْحَىَّ مِنَ الْمَيِّتِ وَيُخْرِجُ الْمَيِّتَ مِنَ الْحَىِّ

Pek çok desatir-i külliye ve bir kısım desatir-i ekserîyi tazammun eder. Ferde, cemaate, nev’e, mesleğe şâmildir. Yalnız ekseri düsturların mâsadakından bir iki misâl zikredeceğiz.

Lâkayt Emevîlik, nihayet sünnet cemaate, salâbetli Alevîlik, nihayet Râfîzîliğe dayandı. Hem zâlime karşı miskinliği esas tutan Hıristiyanlık, nihayat tecellüd; cebbarlıkta ve zâlime karşı cihad, izzet-i nefsi esas tutan İslâmiyet—eyvah!—nihayet miskinlikte karar kıldı.

Hem mebdei, taassup derecesinde azîmet olsa, nihayeti müsaheleye, ruhsata taraftarsa, nihayeti salâbete müncer olur. Bir kısım Hanbelî, Hanefî gibi. Hatta en garibi, bir kısım mutaassıplar, mesleklerinin zıddına olarak, küffara karşı müsamaha dostluk ve lâkayt Jönler husumet ve salâbet taraftarı çıktılar. Güya mebde-i Hürriyetteki mevkilerini becayiş ettiler.

İki âlim, bazan nâkısın oğlu kâmil, kâmilin oğlu nakıs oluyor. Güya bakiye-i iştiha-i şevki, tevarüsle velede geçiyor. Öteki kazâ-i vatar ettiğinden, veledine ilme karşı açlık hissini uyandırmıyor.

Şu emsilelerdeki sırr-ı düstur şudur: Beşerde meyl-i teceddüd var. Halef selefi kâmil görse, tezyid eylemese, meylinin tatminini başka tarzda arar, bazan aksülâmel yapar.
• • •

Dipnotlar – Arapça İbareler – Haşiyeler:
1 : “Ölüden diriyi, diriden de ölüyü O çıkarıyor.” Rum Sûresi, 30:19.

1 وَلاَ تَزِرُ وَازِرَةٌ وِزْرَ اُخْرٰىİşte siyaset-i şahsiye, cemaatiye, milliyeye dair en âdil bir düstur-u Kur’ânî.

2 اِنَّهُ كَانَ ظَلُومًا جَهُولاً İşte mâhiyet-i insaniyede dehşetli kabiliyet-i zulüm.

Sırrı şudur: Beşerde, hayvanın aksine olarak, kuvâ ve müyul fıtraten tahdit edilmemiş. Meyl-i zulüm, hubb-u nefis dehşetli meydan alıyor.

Evet, ene ve enaniyetin eşkâl-i habîsesi olan hodgâmlık, hodbinlik, hodendişlik, gurur ve inat o meyle inzimam etse, öyle ekberü’l-kebâiri icad eder ki, daha beşer ona isim bulmamış. Cehennemin lüzumuna delil olduğu gibi, cezası da yalnız Cehennem olabilir.

Dipnotlar – Arapça İbareler – Haşiyeler:
1 : “Hiçbir günahkâr başkasının günahını yüklenmez.” En’âm Sûresi, 6:164; İsrâ Sûresi, 17:15; Fâtır Sûresi, 35:18; Zümer Sûresi, 39:7.
2 : Gerçekten o (insan), çok zâlim ve çok câhildir.” Ahzâb Sûresi, 33:72.

İlk yorumu siz yazın

Yorum yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir.