Dehşetli bir desise: Hiss-i Havf

Dehşetli bir desise: Hiss-i Havf

Gebze Yeni Asya okuyucuları tarafından “Okuma Programı” tertip edildi. Program konuğu Yeni Asya Gazetesi Yazarı Cenk Çalık Risale-i Nur Külliyatı Mektubat isimli eserden “Dehşetli bir desise: Hiss-i Havf” konulu bir seminer icra etti.

EuroNur.tv ekranlarından izleyebilirsiniz.

Mektubat / 29. Mektup / Altıncı Risale olan Altıncı Kısım / 2. Desise: Dehşetli bir desise: Hiss-i Havf

Kastamonu Lâhikası

Sizler, ara sıra, İhlâs ve İktisat Lem’alarını ve bazan Hücumat-ı Sitte risalesini mâbeyninizde beraber okumalısınız.

Lem’alar

Yirmi Birinci Lem’a

ÜÇÜNCÜ MÂNİ: Korku ve tamâdır. Bu mâni diğer bir kısım mânilerle beraber Hücumât-ı Sittede tamamıyla izah edildiğinden, ona havale edip, Cenâb-ı Erhamürrâhimînden bütün Esmâ-i Hüsnâsını şefaatçi yapıp niyaz ediyoruz ki, bizleri ihlâs-ı tâmma muvaffak eylesin. Âmin.

Mektubat

Yirmi Dokuzuncu Mektup

Altıncı Risale olan Altıncı Kısım

İKİNCİ DESİSE

İnsanda en mühim ve esaslı bir his, hiss-i havftır. Dessas zalimler, bu korku damarından çok istifade etmektedirler; onunla korkakları gemlendiriyorlar. Ehl-i dünyanın hafiyeleri ve ehl-i dalâletin propagandacıları, avâmın ve bilhassa ulemanın bu damarından çok istifade ediyorlar, korkutuyorlar, evhamlarını tahrik ediyorlar.

Meselâ, nasıl ki damda bir adamı tehlikeye atmak için, bir dessas adam, o evhamlının nazarında zararlı görünen birşeyi gösterip, vehmini tahrik edip, kova kova, tâ damın kenarına gelir, baş aşağı düşürür, boynu kırılır. Aynen onun gibi, çok ehemmiyetsiz evhamla çok ehemmiyetli şeyleri feda ettiriyorlar. Hattâ, bir sinek beni ısırmasın diyerek, yılanın ağzına girer.

Bir zaman Allah rahmet etsin mühim bir zat kayığa binmekten korkuyordu. Onunla beraber bir akşam vakti İstanbul’dan Köprüye geldik. Kayığa binmek lâzım geldi. Araba yok. Sultan Eyüb’e gitmeye mecburuz. Israr ettim.

Dedi: “Korkuyorum; belki batacağız.”
Ona dedim: “Bu Haliç’te tahminen kaç kayık var?”
Dedi: “Belki bin var.”
Dedim: “Senede kaç kayık gark olur?”
Dedi: “Bir iki tane. Bazı sene de hiç batmaz.”
Dedim: “Sene kaç gündür?”
Dedi: “Üç yüz altmış gündür.”

Dedim: “Senin vehmine ilişen ve korkuna dokunan batmak ihtimali, üç yüz altmış bin ihtimalden birtek ihtimaldir. Böyle bir ihtimalden korkan, insan değil, hayvan da olamaz.”

Hem ona dedim: “Acaba kaç sene yaşamayı tahmin ediyorsun?”
Dedi: “Ben ihtiyarım. Belki on sene daha yaşamam ihtimali vardır.”

Dedim: “Ecel gizli olduğundan, herbir günde ölmek ihtimali var. Öyle ise, üç bin altı yüz günde hergün vefatın muhtemel. İşte, kayık gibi üç yüz binden bir ihtimal değil, belki üç binden bir ihtimalle bugün ölümün muhtemeldir. Titre ve ağla, vasiyet et” dedim. Aklı başına geldi, titreyerek kayığa bindirdim. Kayık içinde ona dedim:

“Cenâb-ı Hak havf damarını hıfz-ı hayat için vermiş, hayatı tahrip için değil. Ve hayatı ağır ve müşkül ve elîm ve azap yapmak için vermemiştir. Havf iki, üç, dört ihtimalden bir olsa, hattâ beş altı ihtimalden bir olsa, ihtiyatkârâne bir havf meşru olabilir. Fakat yirmi, otuz, kırk ihtimalden bir ihtimalle havf etmek evhamdır, hayatı azâba çevirir.”

İşte, ey kardeşlerim! Eğer ehl-i ilhâdın dalkavukları sizi korkutmakla kudsî cihad-ı mânevînizden vazgeçirmek için size hücum etseler, onlara deyiniz:

“Biz hizbü’l-Kur’ân’ız. اِنَّا نَحْنُ نَزَّلْناَ الذِّكْرَ وَاِنَّا لَهُ لَحَافِظُونَ 1 sırrıyla, Kur’ân’ın kalesindeyiz. حَسْبُنَا اللهُ وَنِعْمَ الْوَكِيلُ 2 etrafımızda çevrilmiş muhkem bir surdur.

Dipnotlar – Arapça İbareler – Haşiyeler:
1 : “Şüphesiz ki zikri (vahyi, Kur’ân’ı) Biz indirdik; onu koruyan da elbette Biziz.” Hicr Sûresi, 15:9.
2 : “Allah bize yeter; O ne güzel vekildir.” Âl-i İmrân Sûresi, 3:173.

Hem, ey kardeşlerim, çoğunuz askerlik etmişsiniz. Etmeyenler de elbette işitmişlerdir. İşitmeyenler de benden işitsinler ki, en ziyade yaralananlar, siperini bırakıp kaçanlardır. En az yara alanlar, siperinde sebat edenlerdir. قُلْ اِنَّ الْمَوْتَ الَّذِى تَفِرُّونَ مِنْهُ فَاِنَّهُ مُلاَقِيكُمْ 1 mânâ-yı işarîsiyle gösteriyor ki, firar edenler, kaçmalarıyla ölümü daha ziyade karşılıyorlar.

Dipnotlar – Arapça İbareler – Haşiyeler:
1 : “De ki: Kaçıp durduğunuz ölüm mutlaka gelip sizi bulacaktır.” Cum’a Sûresi, 62:8.

1 Yorum

Yorum yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir.